Çocukların kışın sık hastalanmasını önleyecek 10 altın öneri

Havaların soğuması ve okulların açılmasının da etkisiyle çocukların toplu yaşam alanlarında geçirdiği zamanın artması, beraberinde özellikle çocukların alt ve üst solunum yolu başta olmak üzere çeşitli enfeksiyon hastalıklarına yakalanma riskini artırdı.

Koronavirüs salgınıyla birlikte sürekli tetikte olan ailelerin çocuklarını hastalıklara karşı daha dirençli hale gelmesini ve korunmasını sağlayacak bazı yöntemler var. İşte, hastalıklar konusunda kaygılı ebeveynlerin içlerini bir nebze rahatlatacak bazı öneriler;

Hasta çocuk okula gönderilmemeli

Çocuklara el, yüz ve burun temizliğinin öğretilmesi konusunda velilere büyük görev düşüyor. Ailelerin çocuklarına hapşırık ve öksürük gibi durumlarda ağızlarını dirseklerinin içiyle kapatmalarını öğretmeleri oldukça önemli. Koronavirüs salgınıyla birlikte, çocukların maskelerinin uzun süre takılı kalmasına bağlı olarak gelişen nemlilik, maskelerde toz akarının birikmesine neden olabiliyor. Bu yüzden, özellikle alerjik çocukların 2 saatte bir mutlaka maske değişimi yapmaları gerekir.

Halsizlik ile eşlik eden yüksek ateş, koyu renkli burun akıntısı veya rahatsız edici şekilde sık öksürük bulgularından herhangi birini gösteren çocukların en kısa zamanda hekim tarafından değerlendirilmesi gerekir. Hasta çocukların okula bu şartlarda devam etmesi sınıf arkadaşlarını da riske atmaktadır. Böyle durumlarda salgınların önlenmesi adına önce velinin kendisiyle iletişime geçilip çocuğun doktora gösterilmesi için okuldan alınmasının sağlanması, sınıftaki diğer çocukların velilerinin de sınıfta böyle bir hastalık görülmesi nedeniyle uyarılması önemlidir.

Besinlerle çocuğunuzun bağışıklığını güçlendirin

Kışın çocuklarımızın daha az hastalanması veya hastalığı daha hafif atlatabilmesi için birtakım önlemler almak mümkün! İşte, anne ve babalara çocuklarının daha sağlıklı bir kış sürmelerini sağlayacak önemli öneriler;

1. Özellikle bu aylarda kapalı kalabalık ortamlardan çocuklarımızı uzak tutmalıyız.

2. Su ve sabun halen birçok bulaşıcı hastalığı önlemede en önemli silahımız. Bu nedenle çocuklarımıza gün içinde ellerini tekrarlayan defalar sabunla yıkamayı öğretmek gerekir.

3. Bilinenin aksine çocukları çok kalın giydirmek, hastalıktan korumadan ziyade çocukların daha fazla hastalanmalarına neden olur. Çocuğunuzu terletmeyecek şekilde, küçük çocuk ise sizin giydiğinizden bir kat fazla, büyük çocuk ise sizin giydiğiniz kalınlıkta giysi giydirmeniz yeterli olacaktır.

4. Dengeli beslenme bu aylarda daha da önem arz eder. Bu nedenle ana öğünlerde sebze, kırmızı et, balık, yoğurt, yumurta gibi besleyici özelliği olan yiyecekler tüketilmelidir. Ara öğünlerde ise çocuğa ölçülü şekilde kuruyemiş ve meyve verilmelidir.

5. Cips, kola, hazır meyve suyu, kakaolu yiyecekler, acılı ve baharatlı yemekler, hazır katkılı market ürünleri çocuklarda besleyici özelliği olmadığı gibi reflüyü tetikleyeceğinden uzak durmak gerekir. Unutulmamalı ki çocuklarda sessiz reflü; tekrarlayan bademcik enfeksiyonu, rinit, sinüzit, bronşit, astım gibi birçok hastalığın oluşmasında en başta gelen etkenlerden biridir.

6. Reflüye yol açabileceği nedeniyle çocuklarımızı yatırmadan iki saat önce inek sütü de dâhil beslenmeyi kesmek gerekir.

7. Özellikle alerjik çocukları daha fazla etkilediği için keskin kokulu deterjan, parfüm, çamaşır suyu kullanmaktan uzak durmalı, ev içinde kurutmak için çamaşır asmamaya dikkat etmeliyiz.

8. Uyku düzeninden taviz verilmemesi ve yaşına göre çocukların 8-12 saat arasında düzenli uykularının sağlanması bağışıklığın güçlenmesi açısından önemlidir.

9. Çocuğun bulunduğu ortamın gün içinde birkaç defa havalandırılması gerekir. Hava soğuk diye odayı havalandırmayı ihmal etmeyin.

10. Ev içinde kesinlikle sigara içmeyin, içirmeyin.