Arap coğrafyasına özgü çok acı bir kahve çeşidi olan Mırrayı tüketmek herkesin harcı değildir. Birkaç kez demlenerek hazırlanan bu kahve çeşidi ismini Arapçada acı anlamına gelen murdan türetilmiştir. Çok acı ve koyu olması sebebiyle ufak fincanlarda ikram edilir. Türkiye’de de Arap kültüründen etkilenen Gaziantep, Adana, Mersin, Mardin, Şanlıurfa gibi güney ve sınır bölgelerinde gelenek olarak tüketilen bir içecektir.
Mırra hazırlamanın en önemli sırlarından biride kaynatma seviyesidir. Bilinen kahvelere göre çok uzun süre kanatılarak pişirilir. Belli aşamalarda kahvenin telvesi alınıp su ilavesi yapılarak devam edilir. Birkaç kez mutbak denilen süzgeçten geçirilip su eklenerek kaynatılmaya devam edilir.
Mırra şekersiz içildiği için, hazırlanırken kakule ile tatlandırılmaktadır. Buna rağmen oldukça acı bir tadı vardır.
Mırra Kahvesi İçerken Uyulması Gereken Gelenekler
Mırra içerken ve içtikten sonrasında dahi uyulması gereken bazı kuralları vardır. Bunlardan bazıları ise;
- Mırrayı içtikten sonra masaya fincan bırakılmaz.
- Mırra bittikten sonra fincanı kahve ikramı yapan kişiye geri verilmelidir.
- Hatta eğer fincanı masaya ya da yere bırakırsanız geleneklere göre şunlardan birini yapmanız beklenir; Fincanı altınla doldurmak (bahşiş vermek), kahveyi servis edenle evlenmek, kahveyi servis edeni evlendirmek, kahveyi servis edenin çeyizi düzmek.. İşte mırra içerken dikkat etmeniz gerekenler. Siz siz olun mırra fincanını servis eden kişiye geri vermeye özen gösterin.
Mırranın Faydaları Nelerdir?
- Kan dolaşımının hızlanmasını sağlar ve daha dinç hissedilmesini sağlar.
- Metabolizmayı hızlandırması sebebiyle içenlerin enerjilerini yükseltir ve daha canlı hissetmelerini sağlamaktadır.
- Doğal bir bağışıklık koruyucu olan mırra, bulaşıcı hastalıklara karşı koruyucu etki göstermektedir.
- Mırranın uzun süreli baş ağrısını ortadan kaldırmasının yanı sıra selülitleri ortadan kaldırmaya yardımcı olmasıyla kadınların vazgeçilmezi haline gelmiştir.
