Panik atak nedir? Belirtileri nelerdir?

Abone Ol 

Panik atak nedir? Panik atağın temel özellikleri ve belirtileri hakkında İsu Liv Hospital Bahçeşehir Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Emine Yedilioğlu bilgilendirmelerde bulundu.

Panik atak nedir?

Aniden ortaya çıkan ve zaman zaman tekrarlayan, kişiyi çaresizlik ve dehşet içinde bırakan yoğun sıkıntı ya da korku nöbetleridir. Panik Atağı, aniden başlar, giderek şiddetlenir ve 10 dakika içinde şiddeti en yoğun düzeye çıkar; çoğu zaman 10-30 dakika (seyrek olarak da 1 saate kadar) devam ettikten sonra kendiliğinden geçer. Hastalar tarafından sıklıkla tekrar edilen tanımlamalar; “kalp krizi /felç geçiriyormuş gibi hissetmek”, “aklımı kaçırıyormuş/çıldıracakmış, kontrolü kaybediyormuş gibi olmak.”…

Panik atakların temel özellikleri nelerdir?

Panik atağın karakteristik özelliği nerede ve ne zaman ortaya çıkacağının belli olmamasıdır. Gece uyku sırasında bile panik atak geçirilebilir. İlk atak genellikle kişinin, ruhsal gerilim altında olduğu ya da bedensel olarak pek iyi olmadığı veya yıpranmış ve dayanma gücünün son noktasına geldiğini hissettiği zamanlarda oluşur.

Panik bozukluk belirtileri nelerdir?

Panik atak esnasında kişi anksiyetenin yanı sıra çeşitli fiziksel ve zihinsel semptomlar ile karşılaşır. Bu belirtiler belirgin bir sebep olmadan ve oldukça hızlı ortaya çıkabilir.

Panik atak belirtileri arasında aşağıdaki semptomlar gözlenir;

– Çarpıntı, kalp atımlarını duyumsama ya da kalp hızında artma

– Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma

– Boğulma hissi, soluğun kesilmesi

– Ölüm korkusu,

– Mide bulantısı,

– Nefes darlığı ya da göğüste sıkıntı hissi,

– Parmaklarda karıncalanma,

– Terleme,

– Üşüme, titreme ya da ateş basması,

Bir panik atakta yukarıdaki semptomlardan en az dört tanesi aynı anda gözlemlenir. Panik atak her ne kadar korkutucu ve stresli olsa da tehlikeli değildir. Görülen semptomlar kişiye doğrudan zarar vermez.

Panik bozukluğun türleri var mı?

Üç farklı tür panik atak vardır.

Spontan panik atak: Gün içinde hiç beklenmedik bir zaman ve yerde ortaya çıkar.

Durumsal panik atak: Atağı tetikleyen bir durum ya da bir karşılaşma olasılığı hissedildiğinde ortaya çıkar. Örneğin, sosyal fobik bir kişi topluluk önünde konuşacağı zaman, yılan fobisi olan biri yılan gördüğünde ortaya çıkan panik atağı bu türdendir.

Durumsal olarak yatkınlık gösterilen panik atak: Belirli bir durumda ortaya çıkma eğilimi gösterir fakat aynı durumda her zaman gerçekleşmesi de gerekmez.

Atağın süresi var mı?

Atağın süresi kişilere göre değişken olabildiği gibi, aynı kişide farklı zamanlarda da oldukça değişken olabilir. Panik atağı gün içerisinde hiç beklenmedik bir anda ve yerde aniden ortaya çıkar. Atağın şiddeti, saniyeler ya da birkaç dakika içerisinde doruğa ulaşır. Ardından hafiflemeye başlar ve genellikle 10-15 dakika sonra ortadan kaybolur.

Panik bozukluğun sıklığı nedir?

Panik bozukluğun genel nüfustaki yaygınlığı yaklaşık olarak %3-4’tür. Toplumdaki kişilerin hemen hemen 1/3’ünün yaşamlarının bir döneminde bir panik atağı geçirdiği söylenebilir. Panik bozukluğu kadınlarda, erkeklere göre 2-3 kat daha fazla görülmektedir.

Panik bozukluğun tedavisi nasıldır?

Yaşayan kişi tarafından “çok örseleyici/acı ve sanki hiç geçmeyecek bir deneyim” olarak tanımlansa da panik bozukluğu başarı ile tedavi edilebilir bir hastalıktır.  Panik bozukluğunda yararı ispatlanmış, başarılı sonuçları gözlemlenen iki tedavi yöntemi mevcuttur. Bunlar ilaç tedavisi ve bilişsel davranışçı terapidir.

İlaç tedavisi: Antidepresanlar ve kaygı giderici diğer ilaçların panik bozukluğu için etkili olduğu bilimsel olarak ispatlanmıştır. Psikiyatrik muayene sonrası kişiye özel olarak uygun ilaç seçimi yapılmaktadır.

Bilişsel davranışçı psikoterapi: Anksiyete bozukluklarında oldukça etkili olan bilişsel davranışçı terapi, kişiye yararsız, gerçekçi olmayan inanışların değiştirilmesi, panik bozukluğunun bir parçası olan düşünce/davranış değişiklilerinde düzenleme yapan yararlı diğer bir tedavi seçeneğidir. En etkin tedavi düzenlemesinin bu iki yöntemi kapsayan ikili tedavi modeli olduğu bilinmektedir

Uzm. Klinik Psikolog Emine Yedilioğlu

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu